26 Aralık 2016 Pazartesi

Pure Plus Coocons İpek Kozası Peeling

Merhabalar,
Bugün size mucize gibi bir ürünü anlatacağım. Geçtiğimiz aylarda katıldığım Pino Kozmetik Etkinliği hediyelerdendi bu kozalar.



12 tane % 100 saf ipek kozasından oluşan Pure Plus Coocons İpek Kozası ipek böceği salgılarından Sericin ve Fibroin proteinleri içeriyor. ipeğe yumuşaklık ve parlaklık veren bu salgılar aynı etkiyi cilt üzerinde de görmemizi vaadediyor. Bu kozalar cilt yüzeyinde nemlendiri, kırışık önleyisi koruyucu film tabakası oluşturarak anında ciltte yumuşak ve ipeksi bir his uyandırıyor. Cildin kurumasına engel olurken, nemini korumasına yardımcı oluyormuş bu minik beyaz kozalar. Antiaging özelliğiyle cildin yenilenmesine yardımcı olurken, peeling özelliyle lekelerden arınmış, daha beyaz ve gözenekleri temizlenmiş bir cilt diğer vaadeleri.
Cildi UV ışınlarına ve dış etkenlere karşı da koruma özelliğine sahipler..


Bu minik kozaları kullanmadan önce ılık suyla yıkayıp, küçük bir kapta elin dayanacağı sıcaklıkta suya koyup 3-5 dakika yumuşayana kadar bekletip kullanıyoruz. Yumuşayan kozaları parmaklarıma takıp yuvarlak hareketlerle yüzüme masaj yaparak kullanıyorum. İçinde beklettiğim suyla da yüzümü yıkayıp, öylece kurumaya bırakıyorum. Benim nemsiz cildim yumuşacık, nemlenmiş ve pürüzsüz bir hale geliyor. Mucize gibi bir etkisi var gerçekten de. 
Herhangi bir iritasyon ve alerjiye neden olmadı. vaadelerini zaman içinde gösterebilir, şu an lekeler ya da gözenekler üzerindeki etkisi için konuşmak erken bence. Ama kullandığım süre buyunca cildimde bıraktığı etkiyi sevdim.
Haftada 2 kere uygulama yapılabiliyor. Ben duş sonrası uygulama yapmayı tercih ediyorum. Kozaları ıslattığım su artarsa 1-2 gün buzdolabında saklayarak kullanmaya devam ediyorum. Gerçi 2 güne pek kalmıyor :)
Kullanılan kozaları 3- 4 defa kullanabiliyormuşuz.

Bu kozaları ve etkilerini çok sevdim. Hatta stoklamayı da düşünüyorum. Sizin de ilginizi çektiyse Pino Kozmetiklerden oldukça uygun bir fiyata bulabilirsiniz. Online sayfalarında ne yazık ki stokta görünmüyor..

Görüşmek üzere..






















25 Aralık 2016 Pazar

Ankara'lı Bloggerlar 2017'ye Merhaba Etkinliği

Merhabalar,
Geçtiğimiz pazar günü  sevgili Ebru ve Seher 'in #ankaralibloggerlarmerhaba2017 etkinliğinde buluştuk. Son zamanlar yaşadığımız tatsız olaylara 2 saatlik bir mola hepimize iyi geldi.


Sevgili Ebru ve Seher ilk etkinlikleri olduğu için biraz heyecanlılardı. Ama çok güzel sürprizler hazırlamışlardı. 

22 Aralık 2016 Perşembe

Yeni Bir Makyaj Deneyimi : The Pink Ellys

Merhabalar,
Eğlenceli ve nostaljik ambalajlarıyla yepyeni bir kozmetik markası geçtiğimiz aylarda piyasaya girdi. Eğlenceli ve rengarenk bir Pin Up kızı The Pink Ellys. 




Far paletleri, likit mat rujlar, kalem rujlar, fırçalar, süngerler derken oldukça geniş bir koleksiyona sahip The Pink Ellys. Metalik, Nude ve Smokey far paletlerinden Metalik palet benim payıma düşmüş.


Sevimli retro karton ambalajıyla 10 simli fardan oluşuyor Metalik palet. Farların yapıları renklerine göre değişiyor. Bazısı yumuşacık, bazısı biraz sert yapıda. Ama tüm renkler fena tozutuyor.


İlk sıradaki 4 far o kadar yumuşak ki parça parça oluyor sürerken. Ve çok fazla tozutuyor. Nefti yeşil tonundaki Kind rengi ilk 4'lüye göre daha az tozutuyor ve daha az pigmentli.


İkinci 5'li den sadece  Hopeful isimli far tozutan ve parça parça olan tayfadan. Friendly isimli far muhteşem bir mürdüm ama pigmenti umduğumdan daha az yoğun. Ama far bazıyla uygulandığında sonuç daha başarılı. Romantic isimli far yoğun bir gümüş gri ama homojen sürülmüyor. Farların üstüne sürünce verdiği ışıltı bir pigment kadar olmasa da idare eder boyutta. Kalıcılıkları da fena değil. Bazl kullandığımda 5-6 saat idare ettiler beni..


Gelelim allık-aydınlatıcı ve kapatıcı-aydınlatıcı sticklere. Her ikisinin yapısı başta sert gibi gelmişti bana. Ama kullandığım zaman gördüm ki ten sıcaklığıyla yumuşayan ürünlermiş. aydınlatıcılar sim sim durmuyor ama doğal aydınlık görüntü de vermiyorlar.




Stick kapatıcıların yapıları genelde kalın gelir bana. Bu yüzden tercih etmem ama  bu kapatıcı yapı olarak  kalın değil, ve kolay uygulanıyor. Ancak gün içinde çizgilerin içine doluyor ne yazık ki.
Her iki stick kalıcılık olarak da gayet başarılı.Öğlen 12'de yaptığım makyajım akşam 9'a kadar dayandı. Ama ambalajları çok kalitesiz. Hemen kırılacakmış gibi bir hali var.



Bileğimde çok belli olmasa da kapatıcı - aydınlatıcı stick tende bu şekilde. Kapatıcılığı fena olmasa da çizgilere dolması eksi puan.. Aydınlatıcı kısmı çok daha başarılı. Bu ürün olmasa da olurmuş aslında. Çok işlevsel bulmadım ben açıkçası.


Allık - aydınlatıcı stick çok daha işlevsel bir ürün olmuş. Allığın verdiği pembe rengi beğendim. Aydınlatıcı da fena sayılmaz.


Son günlerin moda rujları olan mat likit rujlardan Pink Ellys'de çıkartmış, iyi de yapmış. Bana gelen renk Nude Kiss. Kahve alt tonlu bir nude renk. Sürülüşü ve dudakta sabitlenip 3-4 saat gibi kalması bu rujun artıları. Dudakları kurutan bir yapısı var ama. Kokusu da şurup gibi, kokusuz olsa daha iyi olabilirmiş.



Yine likit mat seriden olan bu şeffaf ruj da dudak dolgunlaştırma özelliğine sahip. Sürer sürmez dudaklarım yanmaya başlasa da şimdilik dolgunlaştırma etkisini göremedim. Likit mat seriden olunca ve sayfasında da matlaştırıcı özelliktedir diye yazınca  normal rujların üstüne uyguladım ama böyle bir etkisi de yokmuş. Üstüne uyguladığım rujlar daha da parlak oldu..


Ve favorim olan bu oval fırça beni en çok mutlu eden parçalardan biri oldu. Sık kılları çok ürün emse de, yıkaması ve arıtması zor olsa da fontöten ve pudra uygulamasını çok beğendim. Özellikle göz altlarına pudra uygularken kullanıyorum ve sonuçtan çok memnunum.

Sayfalarındaki ürün açıklamalarında içeriklerinde paraben vs gibi zararlı maddelerin bulunmadığı yazmasına rağmen sadece far paletinde içerik bilgisi var. Tüm ürünlerinde içerik bilgisi olmaması büyük bir eksiklik bana göre.

Uzun bir inceleme yazısı oldu bugün. Umarım sizi sıkmamışımdır. The Pink Ellys markasından palet, rengi bana olmasa da yapısından dolayı Nude Kiss ruj, oval fırça ve allık-aydınlatıcı beğendiğim ürünler oldu. 
The Pink Ellys ürünlerini siz de merak ettiyseniz internet sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. 

Görüşmek üzere...

*Ürünler firma tarafından denemem için gönderilmiş olup yorumlar tamamen bana ait objektif yorumlarımdır.



16 Aralık 2016 Cuma

Ankara'lı Bloggerlar Nascita Ziyareti

Merhabalar,
Geçtiğimiz hafta sonu  Ankara Etkinlik daveti ile Doğuş Kozmetik'in Ankara Kazan'daki lojistik merkezini ziyaret ettik. Oldukça ilginç ve keyifli bir ziyaret oldu bizler için.


14 Aralık 2016 Çarşamba

Kozmetik Bloglarından Duyuru


Kozmetik blogu yazarları olarak bir süredir aramızda konuştuğumuz ve bizi rahatsız eden konuları sizinle de paylaşalım; bir kez daha ve umut ediyoruz ki son kez biz kimiz, ne yaparız, amacımız ne anlatalım istedik. Umuyoruz ki bu açıklama ile hem kendimizi size anlatabiliriz; hem de son zamanlarda kulağımıza gelen, son derece yanlış ve verdiğimiz emeği hiçe sayan algı operasyonlarını değersizleştirebiliriz!

Tasarım : Parti Maymunu

Biz kozmetik blogu yazıyoruz; "hobimiz" bu renkli dünya yani! Makyaj malzemelerini gördüğümüzde aşkla bakıyoruz, gözlerinden kalpler çıkan emojilere dönüyoruz. Yeni bir üründen bahsederken sesimiz yükseliyor; kalp atışlarımız hızlanıyor. Saatlerce bir rujun "rose gold" ambalajına güzelleme yapabiliyoruz; ya da bir marka tenimize uyan fondöten getirmediğinde günlerce söylenebiliyoruz. Yeni bir far paleti aldığımızda kullanmadan önce günlerce bakışıyoruz. Fırçalarımızı arada bir elimize alıp okşuyoruz; yumuşaklıklarıyla kendimizden geçiyoruz. Kozmetiği yalnızca sevmiyoruz; tutkuyla bağlıyız. Biliyoruz ki aranızda bizim gibi olanlar, bu yazıları okuduğunda "deli galiba" demeyenler de var! Ama biz kozmetik blogu yazarı olarak, bu tutkumuzu bir farklı seviyeye taşıyıp, kozmetiklerle ilgili bildiğimiz ve anladığımız ne varsa yazmayı da seviyoruz. Okuyanlara bizim gözümüzden bu güzellikleri anlatmayı, iyi-kötü ne varsa paylaşmayı, yeniliklerden sizi haberdar etmeyi, gelen yorumlarla yeni bir şeyler öğrenmeyi seviyoruz. Şu an bu yazıyı okuyorsanız, biliyoruz ki siz de okumayı seviyorsunuz! 

Kozmetik bloglarımızda akışa hareket katmak için ara sıra yeni mekanlar gibi farklı konulara yer versek de, bizim uzmanlık alanımız kozmetik! Tüm dünyada "uzmanlaşmak" değerliyken, Türkiye'deki "ne iş olsa yaparım abi" kültürüne karşı gelip, moda adıyla "lifestyle blogger" olmak yerine "yalnızca kozmetik yazmaya devam etmeyi" tercih etme nedenimiz de bu: bildiğimiz işi yapıyoruz. Pek çoğumuz da bu işi gayet iyi yaptığı için kozmetik firmalarından işbirliği teklifleri alıyor; dolayısıyla işbirliği çalışmaları da yürütüyoruz. Ama, her işbirliğine de evet demiyoruz; birlikte çalışacağımız firmaları, gideceğimiz yerleri de inceleyerek seçmeye çalışıyoruz. Çünkü biliyoruz ki her gün, günde 3-4 ayrı yere gidip aynı hafta içinde de çeşit çeşit bakım yaptırmak karşı taraftan bakınca "pek de güvenilir görünmüyor"...

Eleştirilerin bir kısmı da burada başlıyor: işbirliği çalışması yapılan ürünleri iyi yazma, kötüye kötü dememe, "her ürünü sevdiğini söyleme" gibi... Önce şu konuya açıklık getirelim: Türk yasalarına göre herhangi bir firmayı medya aracılığı ile karalamak suçtur. Bir ürünü dilinizin kemiği olduğunu unutarak kötülerseniz, firmanın sizi dava etme hakkı vardır. Ama bu her ürüne "harika" demek zorundasınız anlamına gelmez. Zaten ister makyaj ürünü renkli kozmetik, ister de cilt bakım ürünü olsun, kozmetik ürünlerinin performansı görecelidir; kişiden kişiye değişir ve birine çok iyi gelen üründen diğer bir kişi hiç sonuç alamayabilir. Bu yüzden de aklı başında bloglar bir üründen bahsederken, yaygın adıyla "PR ürünü" olsun olmasın, "olumlu ve olumsuz yönlerini" yazarlar, kendi ten renklerini ya da cilt türlerini belirterek "bende etkileri bu oldu ama farklı ten renklerinde, cilt türlerinde farklı performans gösterebilir" gibi bir cümleyle de bitirirler. Ya da o ürünü hiç yazmamayı da tercih edebilirler. Ama zaten iyi bir kozmetik blogu okuruysanız, bunu yapan ve yapmayan blogger ayrımını şimdiye kadar çoktan yapmışsınızdır ve kozmetik bloglarının "her önüne gelen ürünü övmediğini" de zaten gayet iyi biliyorsunuzdur.

Ayrıca yine iyi okurlar bilirler ki, iyi kozmetik bloggerları kendilerine gelen PR ürünlerinin kat be kat fazlasını kendileri yeni ürünleri merak ettikleri için ve kozmetikleri tutkuyla sevdikleri için "kendi ceplerinden" hiç düşünmeden; hatta göze batacak biçimde harcarlar.

Fotoğrafın kurgusundan çekimine, ışığından kompozisyonuna, yazıların planlanmasından ürünün yazılmasına kadar her ayrıntısıyla ince ince uğraşıp büyük emek verdiğimiz bloglarımızı, bizim bu hobiye bakış açımızı, ve "doğru bilinen yanlışları" size en net şekliyle anlatmaya çalıştığımız bu yazı umuyoruz ki bir milat olur ve bir daha da kendimizi kimseye anlatmak zorunda kalmayız...

Kozmetiği ve bu tutkumuzu paylaşan herkesi çok seviyor, bizleri okuduğunuz ve umuyoruz ki anladığınız için de şükran duyuyoruz! 


Kozmetik Blogu Yazarları


NOT: Eğer "bu yazı beni de anlatıyor" diyorsanız, ilk okuduğunuz blogun adını referans göstererek /etiketleyerek kendi blogunuzda ya da Instagram sayfanızda yayınlamanızın hiçbir sakıncası yoktur; hatta mutlu oluruz! Teşekkürler...




7 Aralık 2016 Çarşamba

Cecili Super Volume Effect Maskara

Merhabalar,

Nilgün'ün davetiyle katıldığım Pino Cosmetics etkinliğinde gelen bir diğer Cecile ürünü Super Volume Effect Maskara bugünkü yazımın konusu.



5 Aralık 2016 Pazartesi

Vichy Liftactiv Retinol Ha Göz Kremi

Merhabalar,
Yaşlanma belirtilerinin en çok kendini belli ettiği bölge göz çevresidir. Göz çevresi derisi daha ince  ve yüzün en hassas bölgesidir. Bakımını da yaşa, sorunun niteliğine göre seçilen ürünlerle yapmak gerekir.
Göz çevresi kremlerinde son bir kaç yıldır yaşlanma ve kırışık karşıtı ürünleri daha fazla kullanmaya başladım. Vichy Liftactiv Retinol Ha Göz Kremi içeriğinde bulunan Retinol ve Hyaluronik Asitle ve de ilginç ambalajıyla favorim olmaya aday bir ürün olmak üzere.